Bahar geldi, güneş o harika ve sıcacık yüzünü gösterdi… Bütün Türkiye’de, özellikle de sahil kesimlerinde turizm sezonu açıldı. Bu mevsim İstanbul’da erguvan zamanıdır. Eflatun rengine bürünen bu güzel kent, mis gibi kokmaya başlar ve gören herkesi kendine hayran bırakır.

Nisan ayı ile birlikte başlayan erguvan mevsimi, kruvaziyer gemilerin de daha sıklıkla gelmeye başladığı günlerin habercisidir. Turistler bu aylarda İstanbul’da gördükleri bu manzarayı hiç unutmayacaklardır. Sadece İstanbul’da değil mesela Antalya’ya da bu sezonun ilk gemisi 18 Nisan’da geldi. Baharın en güzel yaşandığı yerlerden biri de Antalya’dır. Begonvillerin bir tabloyu andırdığı bu kent de, turistleri şahane kokularla karşılamaktadır. Kuşadası Limanı’na Mayıs ayının ortasında aynı anda yanaşan aralarında dev transatlantiklerin de bulunduğu 5 gemi ile 7 bin 200 turist ve 3 bin 300 mürettebat olmak üzere toplam 10 bin 500 yabancı uyruklu kişi geldi. Kısacası bahar aylarına kruvaziyer turizm açısından bereketli bir giriş yaptık. Devamının güzel geleceğinin habercisi bir açılış da diyebiliriz.

Aslında genel turizm rakamlarında 2012 için yüzde 3,3’lük bir büyüme öngörülüyor. Bu rakamın içinde kruvaziyer turizm gelirlerinin yüzde 30 artacağı öngörülüyor. Bu konuda konuştuğumuz bazı uzmanlar bu rakamın daha yukarı çıkabileceğini söylüyorlar. Türkiye’nin kruvaziyer turizmde son zamanların en gözde ülkelerinden biri olarak görüldüğünü yakından bildiğim için uzmanlarla aynı görüşte olduğumu belirtmeliyim. Türkiye kruvaziyer turizmde hala hak ettiği yerde olmamakla birlikte hızlı bir gelişim gösterdiği açık. Hatta Karadeniz’i de alternatif limanların arasına sokacağımıza kesin gözüyle bakıyorum. Zaten Kuşadası, İzmir, Antalya, Alanya, Marmaris ve İstanbul gözde limanlar arasında çoktan yerlerini aldılar. Artık ucuza satılan her şey dahil oteller devri bitti, şimdi cebinde parası olan, binlerce turistin bulunduğu dev gemilerle yapılan kruvaziyer seferler zamanı.

Ahmed Hamdi Tanpınar, “Kültürümüzde gülden sonra adına bayram yapılacak ikinci çiçek erguvandır” der. Sizlere bayram gibi geçireceğiniz erguvani renklerde günler diliyor ve Selçuk Erat’ın “Erguvana Dair” şiirinin ilk dizesi ile sözlerimi noktalıyorum. Rüzgarınız kolayına olsun.
“Erguvan ağaçlarının,
o hüzünlü yaprakları karşılıyor,
yalıların arasından uzatıp dallarını,
Nakkaştepe’den inerken,
özlemle doldurduğum bavulumla beni;
İçinde, tarifsiz bir özlem İstanbul'a dair”.