Tuzla’daki Piri Reis Üniversitesi’nde gerçekleşen toplantıya denizcilik sektörü başta DTO Başkanı Tamer Kıran olmak üzere tam kadro katılırken, denizcilik idaresini temsilen Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı Danışmanı Ali Kurumahmut, Deniz ve İçsular Genel Müdürü Okay Kılış, Deniz Ticareti Genel Müdürü Durmuş Ünüvar, Kıyı Emniyeti Genel Müdürü Hızırreis Deniz ve Tersaneler ve Kıyı Yapıları Genel Müdürü Salim Özpak katıldı.

Meslek komiteleri temsilcilerinin görüşleri sorunları kısmına geçmeden Türk Loydu Yönetim Kurulu Başkanı Cem Melikoğlu sahneye gelerek bir konuşma yaptı. Cem Melikoğlu katılımcılara dağıtılan Kartal İstimbotu onuruna yapılan onursal klas sertifikası hakkında konuştuktan sonra, Türk Loydu’nun GBS standartları kapsamında IMO’dan aldığı uygunluk kararı üzerine konuştu. Cem Melikoğlu bu tarihi başarıda emeği geçen herkese tek tek teşekkür etti.

2019 KÜRESEL TÜRBÜLANS YILI

Piri Reis Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Oral Erdoğan her toplantı öncesinde olduğu gibi ekonomi piyasalarının durumuna dair bir sunum yaptı. Erdoğan  “2019 Küresel Türbülans Yılı” başlıklı sunumuyla 2019 yılında özel sektörü bekleyen sıkıntılara değindi. “Ekonomide ciddi bir istihdam hareketine ihtiyaç var” diyen Oral Erdoğan bankaların faiz politikalarıyla özel sektörün zarar gördüğünü ve bu duruma devletin müdahale etmesi gerektiğini söyledi.

“DENİZDEN ÇIKAN BALIĞI YİYİN”

Toplantıda ilk olarak söz alan 1 No’lu Meslek Komite Başkanı Murat Kul, “Denizden çıkan balık yiyin. Konserve balık yemeyin” diyerek sözlerine başladı. Moritanya’daki balıkçılık faaliyetlerine de değinen Murat Kul, bankaların yapılan işi ihracat olarak görmeyip kredileri çağırdığını ama yaklaşık 50 milyon dolarlık bu paranın ülkeye geldiğini iletti.

Murat Kul’un ardından söz alan Enis Eren, yerli tekne üretimi için ham madde sıkıntısına değindi. “İthal edeceğimiz maddeleri metre metre bildirmemiz gerekiyor” diyerek bu konuda bir çözüm bulunmasını  rica etti.

MAVİ YAKA SIKINTISI

5 No’lu Meslek Komitesini temsilen söz alan Ahmet Paksoy ise gemi inşa sektörünün stratejik sektörler arasına yer almasını talep etti. İşletme izinleri ve yüzer havuz işletme izinleri sona ereceğine de değinen Paksoy. Bu izinlerin süreçlerinin hızlandırılmasını talep etti. “Mavi yaka yetiştirilmesi noktasında büyük sıkıntılar yaşanıyor ve bu konuda bakanlığımızla beraber adımlar atmamız gerekiyor” diyen Paksoy yurtdışı bankaları nezdinde yaşanan teminat sıkıntılarına da değindi.

6 No’lu komiteyi temsilen konuşan Tanju Kalaycıoğlu yat üretiminde bir zamanlar yakalanan dünya üçüncülüğüne değinerek bu seviyelere tekrardan gelebilmek için destek verilmesi gerektiğini söyledi. 7 No’lu komiteyi temsilen Bülent Arslan “Gemi ve Bakım Meslek komitesinin yarısından fazlası İstanbul’da olmak üzere 554 üyemiz var” derken kalifiye elaman ve kaliteli eğitim eksikliğine değindi. Arslan, “Meslek liselerinde yaşı 16 olanlar tehlikeli sayıldığı için tersanelerde çalıştırılmıyor. Kalifiye eleman bulmakta zorlanıyoruz” dedi.

8 No’lu komite adına konuşan Serdar Akdemir “Sualtı Hizmetlerinde yılda 1.2 milyar dolar yıllık ciro var. Ülkenin marka projelerinde katkımız olmuştur ama tek bir barına ve çekek yeri yok. Bu araçlar özelinde bir mevzuat dahi yok” dedi.

10 No’lu Meslek Komitesini temsilen Yavuz Ehliyet sorununa değindi “40 beygirin üstüne çekelim Amatör denizciler için ehliyeti en azından” sözleriyle bu konuda düzeltme istedi.

11 ve 21 No’lu komiteler adına söz alan Zihni Memişoğlu, tedarik ve kumanya sektöründe yaşanan sıkıntılara değindi. Memişoğlu konuşmasında gümrüklerde ve limanlarda yaşanan farklı farklı uygulamalar hakkında örnekler verdi. Memişoğlu, “Türkiye’deki limanlar tedarikçi firmaların girişlerine ciddi maliyet getiriyor. Limana girmek için 200 dolar ücret alınıyor” sözlerini kullandı.

13 No’lu Meslek Komitesi Mustafa Muhtaroğlu, Aliağa’da yaşanan saat beşten yakıt ikmaline izin verilmemesi sonra uygulamasına değinerek bu konuya çözüm bulunması gerektiğini söyledi. Muhtaroğlu kılavuz kaptanla demirleme uygulamasının da bir an önce netliğe kavuşturulması gerektiğini söyledi.

14. No’lu komiteyi temsilen Yunus Can Her teknelerin İstanbul’da yaşadığı bağlanma yeri soruna değinerek Maltepe mendireğinin bu konuda çözüm olabileceğini söyledi.

24 No’lu  komiteyi temsilen Cihan Ergenç “Armatörler olarak Türk Bayrağı’nı kullandığımız için haksız rekabet ile cezalandırıldığımızı düşünüyoruz” dedi. “Dünya ile rekabet ederken ellerimiz kolumuz bağlı çıkıyoruz. Türk armatöre yabancı bayrağa ve yabancı personele çıkıyor. Dünya ile rekabet edebilmemiz için devletimizin yol göstermesi ihtiyacımız var” sözleriyle armatörlerin yaşadığı problemlere değindi.

İlk kısmın bitmesi sonrası söz alan Bakanlık Danışmanı Ali Kurumahmut “Cumhurbaşkanlığı yönetim sistemi ile daha rahat edeceğimizi düşünüyoruz. 5 aydır farklı bir sistem ile çözüm üretmeye çalıştığımızın farkındayım. Bu bir oyunsa bizim için gol yani sonuç önemli” dedi. “Genel müdürlerimiz notlar aldılar. Bizler yönetici olarak devlet adına iş ve eylem yaparken iki şeyden mesulüz. Yapılması gereken şeyi yapmadığımız zaman ya da yapılmaması gerekeni yaptığı zaman sorumluyuz” sözlerini kullandı. Kılavuz kaptanla demirleme zorunluluğuna da değinen Kurumahmut bu konuda gereken düzenlemelerin sektörün ihtiyaçları doğrultusunda yapılacağının müjdesini verdi.

Deniz ve İçsular Genel Müdürü Okay Kılıç,  Amatör denizciliği yaygınlaştırmak için beygir gücünü ehliyet verirken yükseltmenin bu  hedefe ters olacağını söyledi. Kılıç ISM uygulamalarının tamamen boğazlardaki güvenliğin teminat altına alınabilmesi için yapıldığını söyledi.

Durmuş Ünüvar, “Gemi inşa sanayinin stratejik sektör olarak değerlendirilmesi için bunun için hep beraber bir yol haritası çizmemiz gerekecek” diyerek sözlerine başladı. Aliağa’da son iki haftadır olan konunun çözüleceğini ileten Ünüvar, “Bunker sektörünü ve tedarik ikmal sektörünün büyümesi anlamında gereken ne varsa yapacağımızı bildirmek isterim. Türk Bayrağı’nı daha avantajlı hale getirmek için de ne gerekiyorsa yapacağız” dedi.

Kıyı Yapıları ve Tersaneler Genel Müdür Salim Özpak “2016 senesindeki tebliğ değişikliği ile özel sektörün yat limanı yapmasının önü açıldı ve 14 limana uygunluk belgesi verildi” dedi. Özpak “Amatör denizcilerin barınma yerlerine dair çalışmalar devam etmekte” sözleriyle bu konuda da idarenin çalıştığını bildirdi.

İlk bölümde son olarak Hızırreis Deniz söz alarak, kendisine yönelik bir şikayet gelmemesini espirili bir şekilde iyi çalışmalarına yordu. Deniz, Şile’de yapılan 16 denizcinin kurtarıldığı nefes kesen operasyona da değinip Kıyı Emniyeti olarak her geçen gün operasyonel kabiliyetlerinin artığını söyledi.

28 No’lu komiteyi temsilen konuşan Mehmet Bekiroğlu kılavuz kaptanla demirle konusuna değindi ve bunun kabul edilemez olduğunu söyledi.

31 No’lu komiteyi temsilen Kasım İnandı barınma yeri problemine değindikten sonra, deniz yüzeyinden alınan kiraları eleştirerek bu konuda bir çözüm bulunması gerektiğini bildirdi.

35 No’lu Meslek Komitesi Başkanı Ahmet Can deniz kirliliği hakkında yaşanan keyfi ve subjektif cezalara örnekler vererek bu konuda bir çözüm getirilmesi gerektiğini söyledi. Başkan Tamer Kıran da bu konuda Can’a destek vererek “Tokat atmak bir suçtur ama tokat atmanın cezası idam olamaz” diyerek cezaların orantısızlığına dikkat çekti.

38 No’lu komiteyi temsilen Adnan Ceber ülkeye giriş çıkışlarda yaşanan kontrollerin uzunluğuna değinerek Yunan polisinin bu işi çok kısa sürede tamamladığını Türkiye’de ise bu işin çok uzun süreler sürdüğünü belirtti.

Recep Düzgit Düzensiz sefer yapan meslek komitesi, römorkör hizmetlerinde yaşanan sıkıntılara değinerek Türk boğazlarından 54 bin geçen gemi sayısının 43 bin gemiye düştüğünü söyledi. “Bekleme sürelerini artıran uygulamaları tekrar düşünmemiz lazım” diyen Düzgit, “Çok fazla mevzuat üretiliyor. Norveç’e anahtar teslim gemi yapıyoruz, tersane işletme belgesini altı yılda alıyoruz” dedi.

Toplantıda söz alan KOSDER Başkanı Hüseyin Kocabaş şu şekilde konuştu:  “Koster Yenileme Projesi’ni konuşmamı bekliyorsunuz ama konuşmayacağım” diyerek sözlerine başladı. Kocabaş şunları söyledi “Nasıl eski günlerimize döneceğiz? Seksenli yıllarda Karadeniz – Akdeniz havzasında Türk tonajının hegemonyası vardı. Şimdi olmadığını görüp üzülüyorum. Türk Bayrağından gidişe çare bulmak lazım diye düşünüyorum. Türk Bayraklı 126 geminin klastan kaynaklı sıkıntısı var. Belki onlar da Türk Bayraktan çıkmak zorunda kalacaktır. Herkes ister istemez yabancı gemi adamına yöneliyor. Bu da bizim sıkıntımız. Türk Bayrağına dönüş özendirilerek Türk gemi adamlarını da ihraç yönünde artacağını düşünüyorum.”

Toplantıda son olarak GİSBİR Başkanı Murat Kıran söz alarak işletme izin belgeleri ile ilgili çok ciddi sıkıntılar yaşadıklarını dile getirdi. Kıran üyelerinin izinlerin iznini aldığını kamuoyunda

Tuzla’daki Piri Reis Üniversitesi’nde gerçekleşen toplantıya denizcilik sektörü başta DTO Başkanı Tamer Kıran olmak üzere tam kadro katılırken, denizcilik idaresini temsilen Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı Danışmanı Ali Kurumahmut, Deniz ve İçsular Genel Müdürü Okay Kılış, Deniz Ticareti Genel Müdürü Durmuş Ünüvar, Kıyı Emniyeti Genel Müdürü Hızırreis Deniz ve Tersaneler ve Kıyı Yapıları Genel Müdürü Salim Özpak katıldı.

Meslek komiteleri temsilcilerinin görüşleri sorunları kısmına geçmeden Türk Loydu Yönetim Kurulu Başkanı Cem Melikoğlu sahneye gelerek bir konuşma yaptı. Cem Melikoğlu katılımcılara dağıtılan Kartal İstimbotu onuruna yapılan onursal klas sertifikası hakkında konuştuktan sonra, Türk Loydu’nun GBS standartları kapsamında IMO’dan aldığı uygunluk kararı üzerine konuştu. Cem Melikoğlu bu tarihi başarıda emeği geçen herkese tek tek teşekkür etti.

2019 KÜRESEL TÜRBÜLANS YILI

Piri Reis Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Oral Erdoğan her toplantı öncesinde olduğu gibi ekonomi piyasalarının durumuna dair bir sunum yaptı. Erdoğan  “2019 Küresel Türbülans Yılı” başlıklı sunumuyla 2019 yılında özel sektörü bekleyen sıkıntılara değindi. “Ekonomide ciddi bir istihdam hareketine ihtiyaç var” diyen Oral Erdoğan bankaların faiz politikalarıyla özel sektörün zarar gördüğünü ve bu duruma devletin müdahale etmesi gerektiğini söyledi.

“DENİZDEN ÇIKAN BALIĞI YİYİN”

Toplantıda ilk olarak söz alan 1 No’lu Meslek Komite Başkanı Murat Kul, “Denizden çıkan balık yiyin. Konserve balık yemeyin” diyerek sözlerine başladı. Moritanya’daki balıkçılık faaliyetlerine de değinen Murat Kul, bankaların yapılan işi ihracat olarak görmeyip kredileri çağırdığını ama yaklaşık 50 milyon dolarlık bu paranın ülkeye geldiğini iletti.

Murat Kul’un ardından söz alan Enis Eren, yerli tekne üretimi için ham madde sıkıntısına değindi. “İthal edeceğimiz maddeleri metre metre bildirmemiz gerekiyor” diyerek bu konuda bir çözüm bulunmasını  rica etti.

MAVİ YAKA SIKINTISI

5 No’lu Meslek Komitesini temsilen söz alan Ahmet Paksoy ise gemi inşa sektörünün stratejik sektörler arasına yer almasını talep etti. İşletme izinleri ve yüzer havuz işletme izinleri sona ereceğine de değinen Paksoy. Bu izinlerin süreçlerinin hızlandırılmasını talep etti. “Mavi yaka yetiştirilmesi noktasında büyük sıkıntılar yaşanıyor ve bu konuda bakanlığımızla beraber adımlar atmamız gerekiyor” diyen Paksoy yurtdışı bankaları nezdinde yaşanan teminat sıkıntılarına da değindi.

6 No’lu komiteyi temsilen konuşan Tanju Kalaycıoğlu yat üretiminde bir zamanlar yakalanan dünya üçüncülüğüne değinerek bu seviyelere tekrardan gelebilmek için destek verilmesi gerektiğini söyledi. 7 No’lu komiteyi temsilen Bülent Arslan “Gemi ve Bakım Meslek komitesinin yarısından fazlası İstanbul’da olmak üzere 554 üyemiz var” derken kalifiye elaman ve kaliteli eğitim eksikliğine değindi. Arslan, “Meslek liselerinde yaşı 16 olanlar tehlikeli sayıldığı için tersanelerde çalıştırılmıyor. Kalifiye eleman bulmakta zorlanıyoruz” dedi.

8 No’lu komite adına konuşan Serdar Akdemir “Sualtı Hizmetlerinde yılda 1.2 milyar dolar yıllık ciro var. Ülkenin marka projelerinde katkımız olmuştur ama tek bir barına ve çekek yeri yok. Bu araçlar özelinde bir mevzuat dahi yok” dedi.

10 No’lu Meslek Komitesini temsilen Yavuz Ehliyet sorununa değindi “40 beygirin üstüne çekelim Amatör denizciler için ehliyeti en azından” sözleriyle bu konuda düzeltme istedi.

11 ve 21 No’lu komiteler adına söz alan Zihni Memişoğlu, tedarik ve kumanya sektöründe yaşanan sıkıntılara değindi. Memişoğlu konuşmasında gümrüklerde ve limanlarda yaşanan farklı farklı uygulamalar hakkında örnekler verdi. Memişoğlu, “Türkiye’deki limanlar tedarikçi firmaların girişlerine ciddi maliyet getiriyor. Limana girmek için 200 dolar ücret alınıyor” sözlerini kullandı.

13 No’lu Meslek Komitesi Mustafa Muhtaroğlu, Aliağa’da yaşanan saat beşten yakıt ikmaline izin verilmemesi sonra uygulamasına değinerek bu konuya çözüm bulunması gerektiğini söyledi. Muhtaroğlu kılavuz kaptanla demirleme uygulamasının da bir an önce netliğe kavuşturulması gerektiğini söyledi.

14. No’lu komiteyi temsilen Yunus Can Her teknelerin İstanbul’da yaşadığı bağlanma yeri soruna değinerek Maltepe mendireğinin bu konuda çözüm olabileceğini söyledi.

"TÜRK BAYRAĞI CEZALANDIRILIYOR"

24 No’lu  komiteyi temsilen Cihan Ergenç “Armatörler olarak Türk Bayrağı’nı kullandığımız için haksız rekabet ile cezalandırıldığımızı düşünüyoruz” dedi. “Dünya ile rekabet ederken ellerimiz kolumuz bağlı çıkıyoruz. Türk armatöre yabancı bayrağa ve yabancı personele çıkıyor. Dünya ile rekabet edebilmemiz için devletimizin yol göstermesi ihtiyacımız var” sözleriyle armatörlerin yaşadığı problemlere değindi.

İlk kısmın bitmesi sonrası söz alan Bakanlık Danışmanı Ali Kurumahmut “Cumhurbaşkanlığı yönetim sistemi ile daha rahat edeceğimizi düşünüyoruz. 5 aydır farklı bir sistem ile çözüm üretmeye çalıştığımızın farkındayım. Bu bir oyunsa bizim için gol yani sonuç önemli” dedi. “Genel müdürlerimiz notlar aldılar. Bizler yönetici olarak devlet adına iş ve eylem yaparken iki şeyden mesulüz. Yapılması gereken şeyi yapmadığımız zaman ya da yapılmaması gerekeni yaptığı zaman sorumluyuz” sözlerini kullandı. Kılavuz kaptanla demirleme zorunluluğuna da değinen Kurumahmut bu konuda gereken düzenlemelerin sektörün ihtiyaçları doğrultusunda yapılacağının müjdesini verdi.

Deniz ve İçsular Genel Müdürü Okay Kılıç,  Amatör denizciliği yaygınlaştırmak için beygir gücünü ehliyet verirken yükseltmenin bu  hedefe ters olacağını söyledi. Kılıç ISM uygulamalarının tamamen boğazlardaki güvenliğin teminat altına alınabilmesi için yapıldığını söyledi.

Durmuş Ünüvar, “Gemi inşa sanayinin stratejik sektör olarak değerlendirilmesi için bunun için hep beraber bir yol haritası çizmemiz gerekecek” diyerek sözlerine başladı. Aliağa’da son iki haftadır olan konunun çözüleceğini ileten Ünüvar, “Bunker sektörünü ve tedarik ikmal sektörünün büyümesi anlamında gereken ne varsa yapacağımızı bildirmek isterim. Türk Bayrağı’nı daha avantajlı hale getirmek için de ne gerekiyorsa yapacağız” dedi.

Kıyı Yapıları ve Tersaneler Genel Müdür Salim Özpak “2016 senesindeki tebliğ değişikliği ile özel sektörün yat limanı yapmasının önü açıldı ve 14 limana uygunluk belgesi verildi” dedi. Özpak “Amatör denizcilerin barınma yerlerine dair çalışmalar devam etmekte” sözleriyle bu konuda da idarenin çalıştığını bildirdi.

İlk bölümde son olarak Hızırreis Deniz söz alarak, kendisine yönelik bir şikayet gelmemesini espirili bir şekilde iyi çalışmalarına yordu. Deniz, Şile’de yapılan 16 denizcinin kurtarıldığı nefes kesen operasyona da değinip Kıyı Emniyeti olarak her geçen gün operasyonel kabiliyetlerinin artığını söyledi.

28 No’lu komiteyi temsilen konuşan Mehmet Bekiroğlu kılavuz kaptanla demirle konusuna değindi ve bunun kabul edilemez olduğunu söyledi.

31 No’lu komiteyi temsilen Kasım İnandı barınma yeri problemine değindikten sonra, deniz yüzeyinden alınan kiraları eleştirerek bu konuda bir çözüm bulunması gerektiğini bildirdi.

35 No’lu Meslek Komitesi Başkanı Ahmet Can deniz kirliliği hakkında yaşanan keyfi ve subjektif cezalara örnekler vererek bu konuda bir çözüm getirilmesi gerektiğini söyledi. Başkan Tamer Kıran da bu konuda Can’a destek vererek “Tokat atmak bir suçtur ama tokat atmanın cezası idam olamaz” diyerek cezaların orantısızlığına dikkat çekti.

38 No’lu komiteyi temsilen Adnan Ceber ülkeye giriş çıkışlarda yaşanan kontrollerin uzunluğuna değinerek Yunan polisinin bu işi çok kısa sürede tamamladığını Türkiye’de ise bu işin çok uzun süreler sürdüğünü belirtti.

Recep Düzgit Düzensiz sefer yapan meslek komitesi, römorkör hizmetlerinde yaşanan sıkıntılara değinerek Türk boğazlarından 54 bin geçen gemi sayısının 43 bin gemiye düştüğünü söyledi. “Bekleme sürelerini artıran uygulamaları tekrar düşünmemiz lazım” diyen Düzgit, “Çok fazla mevzuat üretiliyor. Norveç’e anahtar teslim gemi yapıyoruz, tersane işletme belgesini altı yılda alıyoruz” dedi.

Toplantıda söz alan KOSDER Başkanı Hüseyin Kocabaş şu şekilde konuştu:  “Koster Yenileme Projesi’ni konuşmamı bekliyorsunuz ama konuşmayacağım” diyerek sözlerine başladı. Kocabaş şunları söyledi “Nasıl eski günlerimize döneceğiz? Seksenli yıllarda Karadeniz – Akdeniz havzasında Türk tonajının hegemonyası vardı. Şimdi olmadığını görüp üzülüyorum. Türk Bayrağından gidişe çare bulmak lazım diye düşünüyorum. Türk Bayraklı 126 geminin klastan kaynaklı sıkıntısı var. Belki onlar da Türk Bayraktan çıkmak zorunda kalacaktır. Herkes ister istemez yabancı gemi adamına yöneliyor. Bu da bizim sıkıntımız. Türk Bayrağına dönüş özendirilerek Türk gemi adamlarını da ihraç yönünde artacağını düşünüyorum.”

Toplantıda son olarak GİSBİR Başkanı Murat Kıran söz alarak işletme izin belgeleri ile ilgili çok ciddi sıkıntılar yaşadıklarını dile getirdi. Kıran üyelerinin izinlerin iznini aldığını kamuoyunda gündeme gelen tersane kazalarının ciddi bir algı yönetimiyle işlerini zorlaştırdığını değindi.

Vira Haber