“Denizlerimiz: Geçmişten Bugüne…” temasıyla organize edilen etkinlik, sektördeki çevresel, tarihsel ve teknolojik dönüşümlere ışık tutarken, farklı disiplinlerden konuşmacıları ve genç profesyonelleri bir araya getirdi.

Suzan Atasoy: “Sektörümüzün vicdanı ve hafızası olmalıyız”

Etkinliğin açılış konuşmasını yapan WISTA Türkiye Başkanı Suzan Atasoy, konuşmasında geçmişten ders çıkararak geleceğe yön verme sorumluluğuna dikkat çekti.
“WISTA olarak sadece kadınların temsiliyetini artırmak değil, aynı zamanda sektörün vicdanı ve hafızası olmak gibi bir misyonumuz da var. Denizcilik çok eski ama bir o kadar da dönüşen bir alan. Kadim bilgiyi, yeni teknolojilerle buluşturmak ve sürdürülebilirliği merkeze almak zorundayız.” ifadelerini kullanan Atasoy, toplumsal cinsiyet eşitliğinin yanı sıra çevresel duyarlılık ve teknik gelişim konularında da WISTA Türkiye’nin aktif çalışmalar yürüttüğünü belirtti.

Yılmaz Taşçı: “Denizlerimizi korumak bir milli görevdir”

Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı Denizcilik Genel Müdür Yardımcısı Yılmaz Taşçı, deniz kirliliğiyle mücadelede devlet politikaları ve mevzuat hakkında bilgi verdi.
“Deniz kirliliğini önlemek sadece çevre meselesi değil, aynı zamanda ekonomik sürdürülebilirlik, uluslararası itibar ve milli sorumluluk meselesidir. Gemi kaynaklı kirlilikle ilgili düzenlemelerimizi sıkılaştırıyor, liman altyapılarını bu yönde güçlendiriyoruz” diyen Taşçı, özellikle MARPOL sözleşmeleri çerçevesinde yapılan yeni uygulamalara da değindi.

Semiha Öztürk: “Bireysel farkındalık olmadan kolektif başarı mümkün değil”

TURMEPA Genel Müdürü Semiha Öztürk, yaptığı etkileyici konuşmada bireysel farkındalık ve kurumsal iş birliklerinin önemine dikkat çekti:
“Bir plastik şişe denize atıldığında sadece çevre kirlenmiyor, o suyun ekosistemi bozuluyor, biyolojik çeşitlilik tehdit altına giriyor. Bizim derdimiz temiz denizler değil; yaşanabilir bir gelecek.”
Öztürk ayrıca, TURMEPA’nın gençlere ve kadınlara yönelik bilinçlendirme projelerinden de bahsetti.

Ufuk Teker: “Deniz sigortacılığı çevresel sorumluluğu da kapsar”

Türk P&I Genel Müdürü Ufuk Teker, deniz kazaları sonrası tazmin süreçleri ve sigorta şirketlerinin çevresel sorumlulukları konusunda dikkat çeken değerlendirmelerde bulundu.
“Bugün bir gemi kaynaklı petrol sızıntısı sadece şirketin değil, tüm ekosistemin krizidir. Sigorta şirketlerinin sadece finansal değil, çevresel sürdürülebilirlik sorumluluğu da vardır.”
Teker ayrıca uluslararası sigorta mevzuatlarında yaşanan değişiklikleri ve Türkiye’nin bu alandaki pozisyonunu aktardı.

Türkan Manasır Öz: “Limanlar yeşil dönüşümde öncü olabilir”

GİSAŞ Genel Müdürü Türkan Manasır Öz, konuşmasında liman yönetimi ve çevre politikaları arasındaki ilişkiye odaklandı.
“Bir liman sadece lojistik merkez değildir; aynı zamanda çevresel sorumluluk merkezidir. GİSAŞ olarak atık yönetimi, karbon salınımı ve alternatif enerji kaynakları konularında ciddi yatırımlar yapıyoruz.”

Hakan Çendik: “Denizcilikte çevre artık lüks değil, zorunluluk”

KOSDER Yönetim Kurulu Başkanı Hakan Çendik, “Sektör olarak denizcilikte çevreci dönüşümü lüks değil, zorunlu bir değişim olarak görmeliyiz. Gemi inşasından yakıt teknolojisine kadar her alanda sürdürülebilirlik hedeflenmeli” diyerek, çevre bilincinin artık rekabet üstünlüğü sağladığını vurguladı.

Etkinlikte ayrıca denizciliğin farklı alanlarında çalışan kadınların başarı hikâyeleri ve kariyer yolculukları da paylaşıldı. Katılımcılar, sektörün geleceğiyle ilgili fikir alışverişinde bulunma fırsatı yakalarken, genç denizcilik öğrencileri için de verimli bir etkinlik haline geldi.