1. HABERLER

  2. SERBEST KÜRSÜ

  3. Şifa bu balıkların ağzında!..
Şifa bu balıkların ağzında!..

Şifa bu balıkların ağzında!..

Sedef hastalığını tedavi eden Sivas'ın doktor balıklarının, ölü deriyi temizlemedeki sırrının solungaçlarında ve ağızlarındaki özel bir mukusta olduğu anlaşıldı.

A+A-

Sivas’ın Kangal ilçesinde asırlardır yer altındaki kaynak suyla birlikte yüzeye çıkan, sazangillerden oldukları düşünülen 2-14 santim arasında uzunluktaki doktor balıklar, bilinenin aksine 37 dereceye varan su sıcaklığında hayatlarını sürdürebiliyor. Hiçbir şekilde dışarıdan beslenmeyen, üretimlerine müdahale edilmeyen balıklar yer altından gelen yüksek selenyum içerikli suda kendiliğinden üreyip gelişiyor ve besleniyor. Bilindik diğer balıkların aksine su soğudukça sayıları azalan balıklar, suyun ısınıp 37 dereceyi bulmasıyla sayıları da artıyor. Bir çok balık türünün hayatını sürdüremeyeceği sıcaklıkta doktor balıkların çoğalma nedeni ise araştırılıyor.

Şifa balıkların ağzında

Balıklar havuzlara veya dereye giren hastaların selenyumlu suda yumuşayan ciltlerini sarıp yaraların üzerindeki kabukları ve ölü derileri büyük bir ustalıkla yaradan ayırıp yaralı kısımların da yumuşamasını sağlıyor. Üstü açılan yara ise selenyumlu su ve ultraviyole ışınların yardımıyla iyileşme sürecine giriyor. Süleyman Demirel Üniversitesi Fen Edebiyat Fakültesi Biyoloji Anabilim Dalı tarafından doktor balıklar üzerinde yapılan bilimsel araştırmada balıkların solungaçlarında yüksek oranda sülfat ve siyatik asit tespit edildi. Ayrıca balıkların ağız kısmında üretilen mukus hücrelerinde asidik glikokonjugatların baskın olduğu gözlendi. Balıkların ölü derileri ve yara kabuklarını temizlemesinin sırrının bu mukusta gizli olduğunu düşünülüyor.

Dünyanın birçok farklı ülkesinden geliyorlar

Geçirdikleri sedef hastalığına çare bulamayan bir çok hasta, şifa bulmak için dünyanın bir çok farklı ülkesinden Sivas’a geliyor. Hastalar doktor ve ilaçlarda bulamadıklarını şifayı doktor balıklarda, selenyumlu suda ve doğal ultraviyole ışıklarda bulduklarını belirtti.

Üçünden biri olmadan tedavi gerçekleşmiyor

Kangal Balıklı Kaplıcası Hemşirelerinden Emel Kılıçer, su, güneş ve balıkların tedavide olmazsa olmaz üç etken olduğunu ifade edip, birinin olmaması halinde tedavinin yarım kalacağını söyledi. Kılıçer, “Kaplıcamız başta sedef olmak üzere bir çok cilt rahatsızlığına iyi gelmektedir. Suyumuzun içerisindeki selenyum ve silisyum mineralleri başta olmak üzere bir çok mineral bulunmaktadır. Balıklarımız ise vücuttaki ölü derileri temizlemektedir. Ağızlarındaki antiseptik mukusun yara iyileştirme özelliği de olduğu tespit edilmiştir. Balıklarımızda ilgili bir çok bilimsel çalışma yapıldı. Bu çalışmalar halen de devam etmektedir” dedi.

Bu özellikle dünyada tekler

Kılıçer, dünyanın hiçbir yerinde benzer balıkların 27 derecenin üzerindeki sularda yaşayamadığını belirtip doktor balıkların ise 37 derecedeki suda yaşadıklarına dikkat çekerek, “Dünyanın hiçbir yerinde 27 derecenin üzerinde yaşayan balık yoktur. Ancak bu balıklar bilinen bu kuralı değiştirip, sıcak suya uyumlu olarak ilginç bir tedavi şekli sunuyor. Doktor balıkları farklı kılan başlıca özellik de bu. Havuzlarda hiçbir müdahale olmadan kendiliğinden beslenen ve üreyen balıklar, görevlerini tamamladıktan sonra kendilerini dereye bırakıyor” diye konuştu.

Vira Haber

Bu haber toplam 9669 defa okunmuştur
Önceki ve Sonraki Haberler

HABERE YORUM KAT

UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.