1. HABERLER

  2. Dünden bugüne askeri gemi inşa ve yan sanayimiz
Dünden bugüne askeri gemi inşa ve yan sanayimiz

Dünden bugüne askeri gemi inşa ve yan sanayimiz

Cumhuriyet tarihimizde askeri gemi inşası 1930 yılında Gölcük Tersanesi’nde inşa edilen Gölcük isimli yardımcı sınıf gemi ile başladı. Bunu takiben günümüze kadar birçok yardımcı ve muharip sınıf askeri gemi inşası Gölcük, Taşkızak ve İstanbul askeri ters

A+A-

Bunlar içinde özellikle 1970’lerin başında hizmete giren ve bir kısım dizayn faaliyetinin de Gölcük Tersanesi’nde gerçekleştirildiği Berk ve Peyk isimli refakat muhriplerinin inşası ve sonrasında yabancı ana yüklenici firmalar ile yapılan sözleşmeler ile tedarik edilen dizayn ve malzeme paketi kullanılarak askeri tersanelerde başarı ile gerçekleştirilen modern hücumbot, denizaltı, fırkateyn ve mayın avlama gemisi inşaları vurgulanması gereken ve önemli birikim sağlayan gemi inşa projeleri oldu.

PAKET MALZEME TEDARİK MODELİ

Modern savaş gemilerinin, dünyanın önde gelen, tanınmış yabancı tersanelerinden tedarik edilen dizayn ve malzeme paketi kullanılarak tersanelerimizde inşa edilmesi, ilk defa Türkiye tarafında başarı ile uygulanmış bir savaş gemisi tedarik modeli olarak dikkat çekti. Bu model daha sonra birçok ülke tarafından da örnek alınarak uygulandı ve halen de uygulanmaktadır. Kısaca “Paket malzeme tedarik modeli” olarak isimlendirilebilecek bu tedarik modeli ile savaş gemisi gibi çok karmaşık bir savaş platformunun inşası, her ne kadar performans riskinin minimize edilip kontrol altında tutulmasını sağlasa da, projenin yurt içinde gerçekleştirilmesine rağmen, ülke sanayi potansiyelinin kullanımı ve geliştirilmesi konusunun sığ bir düzeyde kaldığı görüldü. Buradaki en önemli sorun; projelerin büyüklüğü oranında katma değer yaratılamaması, en önemlisi de kritik teknolojilerde bağımsızlığın artırılması ve yurt dışı pazarlara açılınması gibi önemli atılımların gerçekleştirilmesi mümkün olamadı. Aslında paket malzeme gemi inşa projelerinin ağırlıklı olarak gerçekleştirildiği 1980-1990 döneminde, ülkemiz sanayi potansiyelinin de bu tür modern ve karmaşık savaş platformları için risk alınmasını cesaretlendirecek bir seviyeye ve olgunluğa ulaştığını söyleyebilmek zordu. Bununla beraber, özel sektör tersaneleri 1990’lı yıllarda nispeten daha basit olan yardımcı sınıf bir kısım askeri gemilerin inşasını başarı ile gerçekleştirmeye başladı. Burada özellikle kompozit malzemeden inşa edilen modern yüksek süratli sahil güvenlik botlarının dizayn ve inşa edilmesinde özel sektörün gösterdiği başarı ve yurt dışı pazarlara açılımı, vurgulanması gereken bir husus olarak görülmektedir.

SON DÖNEMDE SSM TARAFINDAN BÜYÜK PROJELER ÖZEL TERSANELERE İHALE EDİLDİ

Özel sektör tersanelerinin askeri gemi inşa yeteneklerinin geliştirilmesi kapsamında son dönemde Savunma Sanayi Müsteşarlığı tarafından özel sektör tersanelerine ihale edilen 4 adet Sahil Güvenlik Arama ve Kurtarma Gemisi ve 16 adet 400 tonluk Yeni Tip Karakol Botu, 8 adet süratli amfibi çıkarma gemisi, LST (Landing Ship Tank), MOSHIP&KURYED, LPD (Havuzlu Çıkarma Gemisi) projelerinin önemli katkı sağlayacağı muhakkaktır. Gerek savaş gemileri, gerekse ticari gemi inşa projelerinde dizayn faaliyeti geminin inşasında kullanılacak malzemelerin, cihaz ve sistemlerin belirlendiği ve seçildiği, bu nedenle geminin inşa maliyeti ve işletme idame maliyeti üzerinde önemli etkisi olan bir süreçtir. Özellikle, belirli bir harekat ihtiyacının karşılanması için gerçekleştirilen, yüksek teknoloji, maliyet ve zaman gerektiren savaş gemisi inşa projelerinde, projenin toplam maliyet kırılımı içinde yüzde 5-10 arası bir büyüklüğe sahip bulunan dizayn faaliyetleri, geminin performansının yanı sıra inşa ve ömür maliyetinin yüzde 90 oranında belirlendiği çok önemli bir süreçtir. Gemi dizaynın yurt içinde milli imkanlar ile gerçekleştirilmesi, geminin inşasında ve donatımında ülke içinde üretilen malzeme, cihaz ve sistemlerin seçilmesine, kullanılmasına ve/veya geliştirilmesine imkan sağlayacaktır. Genel olarak, dizaynı yurt dışında yabancı firma sorumluluğunda gerçekleştirilen bir gemi inşa projesinde, yurt içinde üretilen malzeme, cihaz ve sistemlerin seçilmesini, kullanılmasını veya geliştirilmesini beklemek gerçekçi olmayacaktır. Diğer bir ifade ile gemi inşa yan sanayinin gelişmesi için gemi inşa projesi yönetimi ve dizaynının yurt içinde gerçekleştirilmesi önemli bir etken olarak değerlendirilmektedir.

MİLGEM; DİZAYN VE ENTEGRASYONU YERLİ SANAYİ TARAFINDAN SAĞLANAN BÜYÜK BİR PROJEDİR

Bu duruma en iyi örnek MİLGEM Projesi’dir. Savunma Sanayii Müsteşarlığı (SSM) ve Deniz Kuvvetleri Komutanlığı’nın ortaya koyduğu büyük vizyon ve kararlı tutum ile gerçekleşen ve Türkiye’nin milli imkanlarını azami oranda kullanılarak dizayn ve inşa edilmesini öngeren Milli Gemi (MİLGEM) Projesi ile Türkiye’de ilk defa olarak günümüz teknolojisine uygun, yüksek standartlara sahip, komplike bir suüstü harp gemisinin dizayn ve entegrasyonu yerli sanayinin desteği ile milli imkanlar kullanılarak gerçekleştirilmiştir.

MİLGEM Projesi’nin gerçekleştirilmesi amacıyla ülkemizin kamu ve özel sektörde sahip olunan bu proje ile ilgili hemen hemen tüm potansiyel seferber edilmiş durumdadır. Kamu kesiminde başta Savunma Sanayii Müsteşarlığı ve Deniz Kuvvetleri Komutanlığı’nın kurumsal bilgisi, tecrübesi, tesisleri ve personeli olmak üzere; program yönetiminde, kaynak tahsisinde, projenin yönetilmesinde, dizayn ve gemi inşa faaliyetinde etkin bir şekilde görev yapmaktadır. Türkiye’nin konu ile ilgili önemli kurumlarından İTÜ Gemi İnşa Fakültesi, TÜBİTAK Marmara Araştırma Merkezi, Gebze Yüksek Teknoloji Enstitüsü ve Türk Loydu Vakfı önemli uygulamalı araştırma/geliştirme, test ve sertifikasyon faaliyetleri gerçekleştirmiştir. Şüphesiz MİLGEM Projesi’ndeki çalışmaları aynı zamanda bu kurumların bilgi düzeylerinin ve tecrübelerinin gelişmesine de önemli katkılar sağlamıştır. Ülkemiz savunma sanayinin önde gelen; Türk Silahlı Kuvvetleri Güçlendirme Vakfı’nın (TSKGV) hissedarı olduğu firmalardan, ASELSAN, HAVELSAN, STM ve İŞBİR, MİLGEM projesinde önemli görevler üstlenmiştir. ASELSAN ve HAVELSAN tarafından oluşturulan iş ortaklığı, projede savaş sistemleri entegratörü olarak, bir savaş gemisinin ana özelliğini oluşturan; kritik teknolojileri içeren, silah, sensör, muhabere ve komuta kontrol sistemlerinin sorumluluğunu üstlenmiştir. Savunma Teknolojileri Mühendislik firması, geminin dizayn ve inşasında kullanılacak gemi inşa malzemelerinin ve gerekli olacak hizmetlerin azami oranda iç piyasa kaynaklarının kullanılarak karşılanması sorumluluğunu üstlenmiştir.

MİLGEM Projesi’nde bugün gelinen durum itibarı ile gemi inşa ve donatımında kullanılan malzeme, cihaz ve sistemler değer olarak yüzde 70 oranında yerli sanayi imkanları ile karşılanmıştır, bu oran kalem bazında yüzde 80 dolaylarındadır. STM olarak, küçük boyutlu alımlar için 212 firma ile çalışmalar yürütülmüş, hizmet ve materyal tedariki konusunda özel sektör sanayicisi ile toplam 75 firma ile ana sözleşme yapılmış ve yaklaşık 9200 kalem malzeme tedarik edilmiştir.

ÜRÜNLERİN GELİŞTİRİLMESİNDE VE ÜRETİLMESİNDE TÜRK SANAYİCİSİ BÜYÜK BAŞARI GÖSTERDİ

Burada vurgulanması gereken önemli bir husus tedarik edilen birçok materyal kaleminin rafta hazır piyasa ürünü olmadığı gerçeğidir. Gemide bulunan birçok önemli alt sistem, cihaz ve malzeme, MİLGEM Projesi için ve MİLGEM Projesi ile birlikte geliştirilmiştir. Bu ürünler ve oluşturdukları bilgi, diğer askeri gemi projelerinde de kullanılabildiği gibi, kazandıkları standartlar ve aldıkları sertifikalar ile sanayicilerin kendi ürünleri ile yurt dışı pazarlara açılmalarına da imkan sağlamıştır. Sanayiden tedarik edilen meteryal kalemlerinin sadece istenen teknik standartlara sahip olması şüphesiz yeterli olmamaktadır. Bunların, gemi inşa ana zaman planına uygun olarak geliştirilmesi, üretilmesi ve zamanında teslim edilmesi, bunun yanı sıra yabancı emsalleri ile rekabet edebilecek bir bütçe içinde gerçekleştirilmesi gerekmektedir. Bu noktada, projede birlikte çalışılan sanayicimizin gerçekten olağanüstü özverili, yaratıcı ve başarılı olduğunu vurgulamak yerinde olacaktır. Türkiyede ilk defa MİLGEM Projesi’nde muharip sınıf bir savaş gemisinin tekne inşasında tamamen yerli üretim çelik saç ve profil kullanılmaktadır. Bu maksatla ERDEMİR Demir Çelik Fabrikaları ve ÖZKAN Demir Çelik Firması tarafından üretilen yüksek mukavemetli çelik saç ve özel profil kullanılmıştır. Geminin en kritik yardımcı sistemlerinden birisi durumunda olan dümen makinası ve donanımı özel sektör firmaları DATA ve GÜRDESAN tarafından askeri standartlara uygun olarak dizayn ve imal edilmiştir. Yine geminin en önemli yardımcı sistemlerinden olan ve gemide 2000 Kw’dan büyük bir elektrik gücünün kontrolunu ve dağıtımını sağlayan elektrik tevzi tabloları ANEL firması tarafından askeri standartlara uygun olarak dizayn ve imal edilmiş, testlere tabi tutulmuştur. Gemide kullanılan kaportalar ÖZMAK firması tarafından, Türkiye’de ilk defa askeri standartlara uygun olarak üretilmiş,
sızdırmazlık ve yangın ile ilgili bir dizi teste tabi tutulmuştur.

Daha önce gemi inşası ve donatımı ile ilgili hiç ürünü olmayan bazı sanayicilerimizin ilk defa MİLGEM Projesi ile gemi inşa sanayine girmiş olması da önemlidir. Bunlara örnek olarak, gemideki şok ve titreşim sönümlendirici elemanları geliştiren ve üreten Tekno-Kauçuk firması, torpido kapaklarını ilk defa Türkiye’de geliştiren ve üreten MEG gemi firması verilebilir. Ayrıca, mühendislik ve dizayn faaliyetlerinde FİGES ve DELTA gibi firmalarla birlikte çalışılmış ve bu firmalar böylece askeri çözümlere yönelik yeteneklerini geliştirmişlerdir. Bu örnekleri çoğaltmak mümkündür. MİLGEM Projesi’nde hedeflenen korvet sınıfı savaş gemisinin Deniz Kuvvetleri Komutanlığı’nın harekat ihtiyaçlarını karşılayacak şekilde dizayn ve inşası için, başta gemi formu ve sevki olmak üzere, stabilite,
denizcilik, mukavemet, şok ve titreşim, geminin akustik, termal, manyetik ve radar izleri, elektro manyetik etkileşim, gemi elektrik ve havalandırma/iklimlendirme sistemleri alanlarında onlarca mühendislik analizleri ve dizayn çalışmaları yapılmış ve ilgili dizayn dokümanları üretilmiştir. Bütün bu çalışmalar Deniz Kuvvetleri Komutanlığı’nın imkanları ve yukarıda bahsedilen kurumların yanı sıra sanayide mevcut özel sektör firmalarının mühendislik imkanları, bilgi ve tecrübeleri de kullanılarak Deniz Kuvvetleri Dizayn Proje Ofisi (DPO) yönetiminde gerçekleştirilmiştir.

Ayrıca, Yeni Tip Denizaltı Projesi kapsamında da, Gölcük Tersanesi altyapısına yönelik olarak bugüne kadar STM sorumluluğunda yurtiçi firmalarca; tersanede mevcut “Kemere Puntalama” ve “Kaynakağzı Açma Tezgahı”nın modernizasyonu gerçekleştirilmiş, denizaltı mukavim tekne saclarının bükülmesi esnasında kullanılmak üzere “Bükme Tezgahı Destek Mekanizması” imal ettirilmiş, yeni kurulan “Kuru Plazma Kesme Tezgahı”na yönelik sistem ve ekipman tedariki SEYKOM firmasından sağlanmıştır.

Bu proje ile Türk Deniz Kuvvetleri envanterindeki denizaltılarda ilk kez, makine overhol kaportası olarak tanımlanabilecek “soft patch” bulunacaktır. Bu kaportanın imalinde denizaltı mukavim teknesi üzerine yerleştirilerek kullanılacak 5 eksenli, yaklaşık 60 ton ağırlığındaki özel portatif freze tezgahını da milli imkanlarla yurtiçinde DİRİNLER firmasına dizayn ettirerek ürettirmekteyiz. Denizaltılara ait teknik spesifikasyonlar üzerinde denizaltı platform malzeme, sistem, cihazları yerlileştirme çalışmalarına da devam edilmektedir. Bugüne kadar 200’ün üzerinde teknik spesifikasyonlu malzeme, sistem, cihaz için KOBİ seviyesi yurt içi firmalarla çalışmalar yapılmaktadır. Bu teknik spesifikasyonlu malzeme/sistem/cihazların yanında denizaltıların inşasında kullanılacak Alman endüstri ve askeri standartlarına uygun; saclar, borular, civata, somun, her türlü metal, plastik, ahşap esaslı ham malzemeler için de yurtiçi firmalardan uygun nitelikli olan malzemeler araştırılmaktadır.

TÜRKİYE’NİN HER TARAFINDA ÜRETİM KONUSUNDA BÜYÜK POTANSİYEL BULUNUYOR

Gölcük Tersanesi’ne destek olmak ve yine KOBİ’lerin projeye katılımını sağlamak için mukavim teknenin kendisi haricindeki çelik blok ve platformlar, kompozit üstyapı niteliğindeki FRP (Fiber Takviyeli Plastik) parçaların yaklaşık yarısı STM tarafından yurt içinde (SİRENA Marine) imal ettirilmektedir. MİLGEM ve “Yeni Tip Denizaltı” projeleri sayesinde, ülkemizin özellikle KOBİ ağırlıklı yurt sathına dağılmış üretim ve mühendislik anlamındaki özellikle de makine, elektrik, elektronik ve yazılım üretimi kapasitesi de ortaya çıkmış bulunmaktadır. Askeri gemi inşa ve modernizasyon alanında katkı sağlayabilecek ve üretim yapabilecek kabiliyete sahip Türkiye’nin her yerinde büyük bir potansiyel mevcuttur.

Milli projelerin yanı sıra yurt dışında ise, Türkiye’nin platform bazında bir kalemde en büyük ihracat değerine sahip olan Pakistan Denizde İkmal Tankeri Projesi’nin ana yüklenicisi olarak “Dizayn Paketi”, “Sistem/ Malzeme Paketi” tedariği ve ELD faaliyetleri icra edilmektedir. Geminin inşaası Karaçi KS&EW Tersanesi’nde gerçekleştirilmektedir. STM tarafından MİLGEM Projesi’nde kullanılan yerli sanayi firmaları, Pakistan projesinde de görevlendirilmektedir. Bu projede, Türk sanayinden tedarik ile dahil edilen firma alımları toplamı 15 milyon ABD dolarının üzerindedir. Bu durum, STM’nin yönlendirmesiyle gelişen yerli sanayinin askeri ihracat projelerinde rol almasına yönelik en iyi örneklerden biri olarak dikkat çekmektedir.

Önümüzdeki dönemde realize olacak askeri gemi projelerinde yerli sanayi kullanım oranlarının daha da artabileceği değerlendirilmektedir. Türkiye sanayisinin geldiği bu noktadan artık geri dönemeyeceği görülmüştür, bundan sonra “Ana Tahrik Sistemleri” gibi daha büyük ve karmaşık sistemlerin millileştirilmesi ve ihraç edilmesi vizyonuyla gelişimini sürdürecektir. Bu arada Türk tersaneleri de askeri gemi üretimlerinde büyük başarı göstererek artık ihraç yolunda çalışmalara başlamış bulunmaktadırlar. Askeri gemi inşa ve yan sanayimiz önümüzdeki süreçte daha da büyük başarılara imza atacak kapasiteye sahip olduklarını ortaya koymuşlardır.

ViraHaber.com

Bu haber toplam 3567 defa okunmuştur
Önceki ve Sonraki Haberler

HABERE YORUM KAT

UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.