1. HABERLER

  2. RÖPORTAJ

  3. “Devlet Baba” sahiplensin, millet de sevdalansın
“Devlet Baba” sahiplensin, millet de sevdalansın

“Devlet Baba” sahiplensin, millet de sevdalansın

Akarsuyun bir kaşıkta, denizlerin bir bardakta, masalın çocukta boğulduğunu gördük. Hangi maviye seslensek, hangi bir varmışlı masala uğrasak, hangi rengin yüreğini tıklasak diye düşünürken…

A+A-

Akarsuyun bir kaşıkta, denizlerin bir bardakta, masalın çocukta boğulduğunu gördük. Hangi maviye seslensek, hangi bir varmışlı masala uğrasak, hangi rengin yüreğini tıklasak diye düşünürken… Hayat ile hayal, imge ile gerçek, şair ile şiir arasındaki ihtimali üstlenip, şaşırıp aşığa Bağdat’ı sorduk. Vira ile vira okurları arasında elçiye zeval olup dostumuz Savaş Ay ile aracısız, denizlere ve düşlere sırtını dönmüş bir ülkeyi konuşmuştuk. Vira daha yolun başındaydı, henüz daha ikinci sayımızdı Savaş Ay ile röportaj yaptığımızda. Ne çok sevinmişti bir deniz kültürü dergisi çıkarttığımız için. O günden beri hep yolumuz kesişti, her daim yanımızda oldu. Şimdi Savaş Ay’ın anısına ikinci sayımızda onunla yaptığımız röportajı yeniden yayımlıyoruz…


Deniz ile ilk buluşmanızı bizimle paylaşır mısınız?


Üsküdar çocuğuyum. Yani denize kıyısı olan bir ilçenin evladıyım. Kaçınılmaz olarak baba cebinden yürütülen bozuk paraları kamyon iç lastiğine yatırıp, Çifte Kayalar ya da Salacak taraflarından denize cumburlop yapıp, merhaba ey deryalar demiş bir velettim ben de. Yaşım 9-10 civarıydı.


Sizce ülkemizde bir deniz kültürü var mı?


Deniz kültürü var. Hatta o kültürü zenginleştirmek için devamlı çaba var ahalide. Kıyılardan bakın o kültürü hemen görürsünüz. Patlıcan, biber, domates, gibi zerzavat galerisi etraf. Terlik, pabuç, kola kutusu, teneke soba, buzdolabı kapısı, naylon maşrapa ve daha bilumum maddenin yüzdüğü, battığı bir deniz manzarası nerede var başka? Bunları seyrederek botanik, tarım, ziraat ve sanayi dallarında görsel kültür zenginliği geliştiriyoruz. Fena mı?


Türkiye’nin üç tarafı dört deniz ile çevrili ama dört deniz de can çekişiyor. Marmara’da kirlilikten dolayı deniz canlıları hızla tükeniyor. Sizce ne yapmak gerekiyor?


Bence denizdeki maddeleri çıkarıp atanları denize atmalı. Zaten bu memleket nüfusu da patates tarlası gibidir. Bütün işe yarayan kısım ne yazık ki toprak altında (kabirde) yatmaktadır.


Boğaz trafiğinden dolayı İstanbul büyük risk altında. Eğer bu durumu bir cümle ile özetlemek gerekse ne söylerdiniz?


“Can boğazdan gelir!” derlerdi. Yakında (maazallah ama) can Boğaz’dan gidecek sanki!


Gazeteciliğin yanında edebiyat ile yakından ilgilisiniz. Deniz edebiyatı son zamanlarda durağan bir döneme girdi, artık deniz ile ilgili şiirler, öyküler yazılmıyor. Denize yabancılaştık mı?


İbo “Urfa’da Oxford vardı da biz mi okumadık?” diyor ya. Memlekette üzerine edebiyat paralayacak deniz mi kaldı ki, yeni birer Halikarnas Balıkçısı olalım?


Denizcilik sektörünün ve deniz kültürünün gelişmesi için medya üstüne düşen görevi yapıyor mu?


Özellikle paparazziler yapıyor. Bakın senelerdir en fazla yer verdikleri konu deniz konusu. Bir fark; bu arkadaşlar deniz deyince sadece Deniz Akkaya’yı algılıyor.


Ülkemizde denizcilikle ilgili bir bakanlık bulunmamasını nasıl yorumluyorsunuz?


Adalet Bakanlığı var ama adalet yok, deniz var ama deniz bakanlığı yok. İlginç bir paradoks. Bakana söyleyeyim de yapsın diyeceğim, ama bakanlık olmayınca bakan da yok. Zaten denizcilik konusunda bakan değil, gören lazım di mi?...


Denizle ilgili bir anınız varsa Vira okuyucuları ile paylaşmak ister misiniz?


Ufak teknemle cahil cesareti yapıp adaya kadar gitmiştim. Arkadan yolcu vapuru geliyor ve devamlı düdük çalıyordu. Elle kola kızgınlığımı belirttim kaptana. Meğer çift düdük çalıp, iskelenden geçeceğim demek istiyormuş.


Deniz dostlarına kendi üslubunuzla neler söylemek istersiniz?


Denizcilerin önemli lafıdır “arkadan gelsin de kol gibi gelsin”. Rüzgar anlamına söylenen bir laftır, hemen kötü anlama çekilmesin. Bu laftan hareketle, denizciliğe esas destek arkamızda olsun. Devlet baba sahiplensin, millet de sevdalansın…


Vira Dergisi’ni nasıl buldunuz?


Denize atsan batmaz bu dergi. Kulacınız sıkı, pruvanız açık, yelkeniniz dolu olsun. Selametle…
 

 

 

 

virahaber.com

Bu haber toplam 1642 defa okunmuştur
Önceki ve Sonraki Haberler

HABERE YORUM KAT

UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.