1. HABERLER

  2. RÖPORTAJ

  3. “İpeği Ege’nin tarihi sularına bıraktım”
“İpeği Ege’nin tarihi sularına bıraktım”

“İpeği Ege’nin tarihi sularına bıraktım”

Gül Bolulu, uzun geçmişi ile bir kumaş olmaktan öteye giden, Lidyalı kadınların taşıdığı şeffaf giysilere hayat veren Ödemiş ipeğinden üç boyutlu bir yelkenli tasarladı ve onu Ege’nin tarihi sularına bıraktı.

A+A-

Elif Mutlu - Vira Dergisi Nisan Sayısı

Uluslararası 7. Tekstil Konferansı ve Yöresel Bezlerle Tasarım Çalıştayı çerçevesinde düzenlenen, Bezce 2016 “Anadolu’ya Doku “n” an Bezler” sergisi 21 Mart’ta Cumhuriyet Müzesi’nde açıldı.   Marmara Üniversitesi Mühendislik Fakültesi Tekstil Mühendisliği Bölümü ile Güzel Sanatlar Fakültesi Tekstil Sanatları Bölümü’nün öğretim elemanlarınca gerçekleştirilen sergide, Anadolu’nun yöresel kumaşlarının kullanıldığı tekstil ve lif sanatı çalışmaları yer aldı.

1990’lı yıllardan beri çözgü ve atkılarını her fırsatta denize bağlayan sanatçı Gül Bolulu bu sergide de karşımıza yine deniz kokan bir işle çıktı. Sergi için Ödemiş ipeğinden, “Katmanlar” adını verdiği üç boyutlu bir yelkenli yapan ve “İpeği Ege’nin tarihi sularına bıraktım” diyen sanatçı ile Büyükada’daki atölyesinde buluştuk.

“Derin mavilerde beni çeken bir şeyler var”

Denize olan sevdam çocukluğumdan geliyor. Sonrasında bu sevda  Mavi Yolculuk’lar ve katıldığım yelken yarışlarıyla devam etti. 1992’de çıktığım bir Mavi Yolculuk sırasında Marmaris civarında denizaltındaki bir mağaraya hayran kaldım. Mavinin tonları, bitkilerin görüntüsü, suyun altındaki her şey çok farklı ve çok büyüleyiciydi. Derin mavilerde beni çeken bir şeyler vardı. O renkleri ipliklerle yapabilmek çok önemliydi. Hemen atölyemde dokumasını yaptım.  Çok heyecan vericiydi. “Dip” sergim ortaya böyle çıktı ve ilk olarak Yerebatan Sarayı’nda sergilendi. Sonrasında da bütün Ege kıyılarını dolaştı. Kullandığım iplerle suyun altındaki o büyüleyici dünyaya dalmak benim için çok büyük bir mutluluk.

Ege, benim için deniz demek

İpek dokumacılığının yapıldığı ve deniz kültürünün yaşandığı Tire ve Ödemiş beni çok etkiledi. Tezgahları kaldırmışlar ama hala binlerce yılın izleri duruyor. Lidyalı kadınların taşıdığı şeffaf giysilere hayat veren Ödemiş ipeği bana hem tarihi katmaları, hem de denizi hatırlattı. Zaten Ege benim için deniz demek.  Bu yüzden Bezce sergisinde, bu kumaşı bir yelkenlide göstermek istedim. Yelkenlilerde de katmanlar çok önemli. Yelkenlinin altındaki sandal da yine çok eski ve mantarlaşmış katmanlara sahip.

Yelkenliler dokuyorum

Yelkenlileri kilim olarak dokuyorum ama son zamanlarda daha çok üç boyutlu heykelimsi yelkenliler tasarlıyorum. Önceden eskizlerini çiziyorum ve sonra çözgülerimi hazırlayıp tezgahın başına geçip dokumalarına başlıyorum.

Çözgüleri hazırlamak başlı başına bir ritüel

90’lardan beri büyük bir sevdayla dokumalarımda farklı tasarımlar ve farklı teknikler kullanıyorum. Boyutları büyük çalışmalar bunlar. Önce yapacağım işi tasarlayıp içime sindirmem gerekiyor. Çözgüyü hazırlamak ise başlı başına bir ritüel. Genelde gece sakinlikte yapıyorum.  Çünkü geri dönüşü çok zor. Resim yapar gibi, yok bu renk olmadı, başka bir renk deneyeyim diyemiyorsunuz. Eğer bir hata yaparsanız o hata orada kalıyor.

gulboluluic.png

Katmanlar

MÖ 2400’li yıllarda Mısır’da icat edilen ilk yelkenli, papirüs yaprağından yapılan yelken ile rüzgarını almış ve süzülmeye başlamış. Suyun özgürlüğüne doğru…

Düşlerimde; tarihi taşıyan dalgaların üzerinde pupa yelken giderken, su moleküllerinin anıları, suyun insanlar ile ilişkisinin geçmişi, insanların su üzerinde kazandığı deneyimler ve yeni tecrübeler yaratma süreci, suda var olan sonsuzluk duygusu ile birleşiyor.

Suya baktığımızda, ona yaklaştığımızda ve içinde bulunduğumuzda, insanlık geçmişini içeren tarihi taşıyor olması etkiliyor bizi. Uzun geçmişi ile “sadece bir kumaş” olmaktan öteye giden, MÖ VI ve V. yüzyılda Lidyalı kadınların taşıdığı şeffaf giysilere hayat veren Ödemiş ipeğini Ege’nin tarihi sularına bıraktım.

ViraHaber.com

Bu haber toplam 9340 defa okunmuştur
Etiketler : , , ,
Önceki ve Sonraki Haberler

HABERE YORUM KAT

UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.