1. HABERLER

  2. EKONOMİ

  3. KOBİ’lere 60 milyar TL’lik fon
KOBİ’lere 60 milyar TL’lik fon

KOBİ’lere 60 milyar TL’lik fon

Faktoringciler, çoğu KOBİ olan 100 bin şirkete 60 milyar TL’ye yakın fon sağlarken, piyasalardaki durgunluğa rağmen faktoringe ödeme yapan borçlu sayısı da arttı. Ancak ihracat faktoringinde yüzde 12’ye varan düşüşler yaşandı.

A+A-

Piyasalardaki durgunluğa rağmen hem faktoringte işlem hacmi hem de faktoringe ödeme yapan şirket sayısı arttı. Faktoringciler, çoğu KOBİ olan 100 bin işletmeye 60 milyar TL’ye yakın fon sağlarken, faktoring alacakları da 27,5 milyar liraya yükseldi. Bu yıl sektörün karlılığı da arttı ve 267 milyon TL’den, 353 milyon TL’ye çıktı. Beklenti ise, sene sonunda faktoring pazarının yüzde 10’un üzerinde büyüyeceği.

TEB Faktoring Genel Müdürü ve Finansal Kurumlar Birliği (FKB) Başkan Vekili Çağatay Baydar, yurtiçi faktoring işlemlerinde artış, ancak ihracat faktoringinde yüzde 12’lik düşüş olduğunu söyledi. Haziran’dan sonra yaşananların faktoringi de etkilediğini belirten Baydar, “Yılın ilk yarısında sektörün karlılığı yüzde 32 arttı, ama bu kar, kur farkı gelirlerinden kaynaklanıyor. Alacak kalitesi hala ciddi bir problem olarak önümüzde duruyor. Faktoring şirketlerinin şüpheli alacak rakamı bir önceki yıla göre yüzde 29 artmış durumda. 2016’yı, 2015 yılı ciro rakamlarına yakın, 120 milyar TL seviyesinde kapatabiliriz” dedi.

Çağatay Baydar, faktoringin 2014 yılına kadar hep çift haneli büyüme rakamlarına alıştığını, 2015 yılından itibaren bu artış trendinin sona erdiğini vurgulayarak, şunları söyledi: “Bu seneye de durağan bir tempoyla başladık. Üzerine bir de 15 Temmuz ve devamında yaşananlar eklenince Ağustos sonuna kadar durgunluk daha da hissedilir oldu. Eylül itibariyle hareketlilik hissetmeye başladık. 2015 seviyelerini yakalamış olmak böylesine negatif gelişmelerin yaşandığı bir senede başarılı bir performanstır.”

Borçlu sayısı artıyor

Strateji Factoring Yönetim Kurulu Başkanı Zafer Ataman, faktoring sistemine ödeme yapan borçlu sayısının arttığını, bu performansın daha ileriye taşınıp taşınamayacağının son üç ayda oluşacak ekonomik ortama bağlı olduğunu söyledi. Ataman, son iki yıldır, daha önceki yıllardaki büyüme rakamlarını ulaşamadıklarını ifade ederek, “Mevcut büyüklükler korunuyor, ama artan giderler var. Halen enflasyon yüzde 8 seviyesinde ve haliyle karlılığınız düşüyor. Bu düşüşte iflas ertelemelerden tutun, karşılıksız çıkan çeklere kadar başka etkenlerde var. Hükümetin hem iflas ertelemede aldığı tavır hem de karşılıksız çeklerde cezai  sorumluluk olması konusunda attığı adımlar önemli” dedi.

Ticaretin finansmanı

Zafer Ataman, hükümetin yatırım ortamını iyileştirmeye yönelik attığı adımları da değerlendirerek, bazen faktoring tekniğinin bu kapsamın dışında kalabildiğine dikkat çekti. “Örneğin, harçlar konusunda aynı Birliğe üye olduğumuz leasing ve finansman şirketleri muaf tutulabilirken faktoring bu kapsama alınmıyor” diyen Ataman, halen faktoringin, iç ve dış ticareti finanse eden, hızlı ve efektif modern bir finansal enstrüman olduğunu anlatmak da zorlandıklarını kaydetti. Ataman, şunları söyledi: “Oysa öz kaynağı yetersiz ama iyi ürünler üreten, satabilen, pazarlayabilen küçük işletmeler için faktoring bulunmaz bir finansal ürün. Bu konudaki sıkıntımızı bir yana bırakırsak, diğer finansal ürünler için geliştirmeler önemli. Özellikle leasing sektörünün de gelişmesi bu ekonomik durgunluğun orta vadeye yayılmaması için önemli. Ancak leasing sektöründeki büyüme de son yıllarda yavaşladı. Özellikle üretime dayalı büyümenin devam edebilmesi için makine-ekipman leasingi konusundaki hacmin ayrıca teşvik edilmesi gerekiyor.”

Zor bir yıl geçiyor

Deniz Faktoring Genel Müdürü Alper Tunga Emecan, zor bir yıl yaşadıklarını ve bu dönemlerde özellikle KOBİ’ler için en hızlı finansman imkanının faktoring şirketlerince sağlandığını söyledi. Piyasadaki durgunluk ile mali piyasalarda likiditenin daralması, satışlardaki vadelerin uzaması, alacağın finansmanı yöntemi ile firmalara fon sağlayan faktoring ürününü daha cazip hale getirdiğini belirten Emecan, senenin son çeyreği hakkında da şunları söyledi: “Sektörümüzün büyüme potansiyeli, yapısı, sektör oyuncularının kredi iştahının yüksekliği ve dinamik yapısı, kısa vadeli işlemlerden besleniyor olmamız dikkate alındığında geçtiğimiz yıla eşdeğer hacimlerin oluşacağı düşüncesindeyiz.”

Moody's notunun negatif etkisi olmaz

FKB Başkan Vekili Çağatay Baydar, S&P ve son olarak da Moody’s’in Türkiye’nin kredi notunu yatırım yapılabilir seviyesinin altına çekmesinin bir miktar negatif etkisi olacağını belirterek, şunları söyledi: “Ben bunun, çok büyük etkisi olacağını sanmıyorum ama bir kısım yabancı yatırımcıyı bir süreliğine Türkiye’den uzak tutacaktır. Tabii ki yurtdışından fonlanan firma ve sektörlerde bir miktar yukarıya doğru bir fiyat hareketi görülecektir. Faktoring şirketlerinin de kendilerini fonlarken artık daha pahalı fonlayacağını düşünebiliriz. Ama yine de bunun, özellikle yurtiçi faktoringte etkisi kısıtlı olacaktır. Unutmayalım ki Türkiye’nin kredi notları 2013 yılından önce de yatırım yapılabilir seviyesinin altındaydı ve bu dönem faktoringin ülkemizde en yüksek hacim artışlarını gösterdiği yıllardı.”

İhracata garanti isteyen şirket sayısı artıyor

Deniz Faktoring Genel Müdürü Alper Tunga Emecan, ihracatlarını sigorta altına almak isteyen şirketlerin sayısında artış olduğunu belirterek şunları söyledi: “İhracat faktoringi 2015 yılında yüzde 16 artışla 4,2 milyar Euro olarak gerçekleşti. Son iki senedir aşağı yönlü bir ivme seyreden Türkiye ihracat hacmine rağmen, firmalar ihracatlarını sigorta altına alma isteklerinden artış yaşandığını söyleyebiliriz.”

Büyümedeki sapma piyasayı etkiler

Strateji Factoring Yönetim Kurulu Başkanı Zafer Ataman, sene sonunda faktoring sektöründe yüzde 10’luk bir büyüme olacağını belirterek, şunları söyledi: “Ancak son Moody’s kararı gibi etkenlerin daha fazla gelmesi hükümetin büyüme hedeflerinde sapmaya neden olursa bundan biz de etkileniriz. Yine de çek kanununun değiştirilmesi ve diğer iç ticareti özendirici tedbirlerin olumlu etkilerini de muhakkak ki göreceğiz. İlk 7 ayda ihracattaki gerilemenin Ağustos ayında bir nebze tersine döndüğünü görüyoruz. Devamı gelir diye düşünüyorum. Ancak  en büyük ticaret potansiyelimiz olan Avrupa’da da oluşan ekonomik ortama bağlı olarak talep gevşemesi görülüyor.Ortadoğu’da ki durumdan dolayı da ticaret daralması oluşuyor. Dolayısı ile bu etkiyi minimize edecek tedbir ve teşvik uygulamalarını devreye sokmak ve dünyada ki gelişimleri çok dikkatle takip etmek gerekiyor.”

ViraHaber.com

Bu haber toplam 2344 defa okunmuştur
Etiketler : , , , , , , ,
Önceki ve Sonraki Haberler

HABERE YORUM KAT

UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.